2024 Paris Paralimpik Oyunları, uluslararası spor dünyasının zirvesini oluşturan bir etkinlik olarak, engelli sporcuların başarılarını sergilediği bir platform hâline geldi. 28 Ağustos - 8 Eylül tarihleri arasında düzenlenen bu oyunlar, 128 ülkeden 4.400'den fazla sporcuyu, 22 farklı spor dalında toplam 549 madalya için mücadele etmek üzere bir araya getirdi. Önceki yıllardan farklı olarak, 2024 Oyunları, daha entegre ve erişilebilir bir etkinlik olarak öne çıktı ve Olimpiyatlardan kullanılan 35 mekânın 18’i yeniden bu oyunlar için düzenlendi. Bu mekânlar arasında Stade de France ve La Défense Arena gibi simge yapılar da bulunuyor.
Bu yılki oyunlar, sadece Olimpiyatların ikinci plandaki bir etkinliği olmadığını, uluslararası spor takviminde kilit bir yer tuttuğunu gösterdi. Atletizmden görme engelli futboluna, bisikletten para-atıcılığa kadar uzanan geniş bir yelpazede yarışmalar düzenleniyor ve bu yarışmalar, tarihi Châteauroux gibi mekânlarda da gerçekleştiriliyor. En çok beklenen etkinliklerden biri ise 7 Eylül’de finalin yapılacağı atletizm programı.
Oyunların Paris 2024'ün kültürel dokusuna uyumuysa büyük bir önem taşıyor. Örneğin; Eyfel Kulesi stadyumu, plaj voleybolundan görme engelli futboluna kadar çeşitli dallardaki sporlara ev sahipliği yapacak şekilde dönüştürüldü. Oyunlar, sadece sporla ilgili değil; engelli sporcuların azim ve kararlılığının bir göstergesi olarak da öne çıkıyor.
Türkiye’nin Paris’teki mücadelesi
Türkiye, Paris 2024’te, Rio 2016'daki üç altın madalya rekorunu şimdiden egale etti. 28 Ağustos'ta başlayan oyunlarda, Türkiye bugüne kadar toplam üç altın, beş gümüş ve iki bronz madalya kazandı. Toplamda 48 Kadın, 46 Erkek sporcudan oluşan Türkiye takımı mücadeleci bir imaj çiziyor.
Para okçuluk, para atletizm, para masa tenisi gibi branşlarda Türkiye, dünya çapında tanınan sporcular yetiştiriyor. Örneğin, para atlet Aysel Önder, kadınlar T20 400m elemelerinde finale yükselirken dünya rekorunu da kırdı. Bu nedenle sporcuların rekabet düzeni sadece madalya tarafında sınırlı kalmıyor.
Hangi alanlarda sürdürülebilir başarı mevcut?
Türkiye, Paralimpik Oyunları'nda istatiklere bakılırsa son yıllarda dikkat çekici bir başarı alışkanlığı geliştirmiş durumda. Bu başarı, belirli spor dallarında daha da yoğunlaşıyor. Peki, Türkiye'nin bu alandaki odak noktaları neler?
Masa tenisi
Masa tenisi, Türkiye'nin paralimpik başarı hikayelerinin en parlak olduğu alanlardan biri. Abdullah Öztürk, Tokyo 2020 ve Rio 2016 Paralimpik Oyunları'nda üst üste altın madalya kazanarak bu spor dalında Türkiye'yi zirveye taşıdı. Kübra Korkut ise, dünya şampiyonalarında kazandığı altın madalyalarla bu başarının sürdürülebilir olduğunu gösterdi.
Para yüzme
Para yüzme, Türkiye'nin bir diğer önemli başarı sahası. Sümeyye Boyacı ve Sevilay Öztürk gibi sporcuların başarıları, Türkiye'nin bu alanda da iddialı olduğunu gösteriyor. Yüzme branşı, özellikle genç sporcuların uluslararası arenada Türkiye'yi temsil ettiği ve gelecek vadeden bir alan olarak öne çıkıyor.
Golbol
Türkiye'nin özellikle kadın golbol milli takımı, Paralimpik Oyunları'nda ve dünya şampiyonalarında kazandığı başarılarla adından sıkça söz ettiriyor. Takım, Rio 2016 ve Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları'nda altın madalya kazanarak öne çıktı.
Okçuluk ve atıcılık
Türkiye, okçuluk ve atıcılık gibi bireysel branşlarda da önemli başarılar elde etti. Bu spor dallarında kazanılan madalyalar, hem bireysel yeteneklerin hem de sistemli çalışmaların bir sonucu.
Tekvando
Tekvando, Türkiye'nin son yıllarda büyük bir başarı gösterdiği bir diğer paralimpik branş olarak öne çıkıyor. Paris 2024 Paralimpik Oyunları'nda Türkiye, tekvandoda 1 altın, 3 gümüş ve 1 bronz madalya kazanarak bu branşta en başarılı ülke oldu. Mahmut Bozteke, 63 kiloda altın madalya kazanarak Türkiye'yi bu alanda zirveye taşıdı.
Neden başarılıyız?
Türkiye'nin Paralimpik sporlarındaki başarısına bakılığında özellikle son 30 yılda, Türkiye'nin Paralimpik oyunlara katılım ağırlığı ve elde ettiği madalya sayısı öne çıkıyor. Türkiye, Paralimpik Oyunları'na ilk katıldığı Sidney 2000'den bu yana büyük bir yol kat etti ve bugün Paris 2024’e 93 sporcu ile katılmayı başardı. Bu başarıda spor yazarları ve uzmanlara göre Yavuz Kocaömer’in 2002 yılında Türkiye Milli Paralimpik Komitesi’ni kurması bir dönemeç olarak kabul görüyor.
Öte yandan engelli sporcu havuzunun oluşturulması, bu alandaki faaliyetler ve paralimpik spor alanlarının belirli dallara odaklanarak yapılması; Türkiye’nin madalya başarısında da etkili olmuş gözüküyor.,
Toplum farkındalığı hâlen düşük
Türkiye paralimpik oyunlarında başarılı olsa da; toplum farkındalığı bu başarıyı destekler seviyede değil. Farkındalık düzeyinin düşük olduğunu gösteren araştırmalar, bu durumun ciddiyetini ortaya koyuyor. 2022 yılında Infakto Research tarafından yapılan bir kamuoyu araştırması, Türkiye’deki Paralimpik Oyunları ve engelli sporlarına ilişkin bilinirliğin oldukça düşük olduğunu ortaya koyuyor. Bu araştırma; ankete katılanların yüzde 72,4'ü engellilerin spor faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmadığını, en çok tanınan sporun ise yalnızca yüzde 14,7 ile tekerlekli sandalye basketbolu olduğunu gösteriyor. Aynı araştırmaya göre katılımcıların yüzde 98'i engellilere yönelik herhangi bir kurum hakkında bilgi sahibi olmadığını belirtiyor.