Blog
Explore the latest trends, techniques, and tips to enhance your blogging skills and engage readers more effectively.
Moda dünyası, uzun yıllardır belirli bir estetik anlayışını idealize ediyor: ince siluetler, keskin hatlar ve minimal kıvrımlar. Ancak 2010’lu yıllarda beden olumlama hareketiyle birlikte bu normlar sarsılmaya başladı. Çeşitliliği ve kapsayıcılığı ön plana çıkaran bu akım, podyumlarda da kendine yer buldu. Büyük moda evleri ve tasarımcılar, daha geniş beden aralıklarına koleksiyonlarında yer vermeye başladı; beden çeşitliliği artık sektör için bir zorunluluk gibi görünüyordu.
Fakat moda dünyası, bir yandan kapsayıcılığı teşvik eden söylemlerini korurken, diğer yandan podyumlardaki gerçeklik farklı bir yöne evriliyor. Özellikle son sezonlarda hızla yaygınlaşan Ozempic gibi kilo kaybı sağlayan ilaçların popülerleşmesi, zayıflığın yeniden idealize edilmesine katkıda bulunuyor. Beden olumlama hareketinin kazandığı ivmenin yerini, 90’lı ve 2000’li yılların sıfır beden algısına dönüş alıyor.
Son defile sezonları, bu kapsayıcılık anlayışının hızla gerilediğine işaret etti. Vogue Business’ın 2025 İlkbahar/Yaz beden kapsayıcılığı raporu, moda haftalarında beden çeşitliliğinin duraksadığını ve son yıllarda podyumlara hakim olan çeşitlilik algısının yerini yeniden aşırı zayıf modellere bıraktığını gösteriyor.
Rapor, New York, Londra, Milano ve Paris moda haftalarında sergilenen 208 defiledeki 8.763 görünümün yalnızca %0,8’inin büyük beden (ABD 14+), %4,3’ünün orta beden (ABD 6-12) ve %94,9’unun düz beden (ABD 0-4) olduğunu ortaya koydu. Büyük beden temsili geçen sezona kıyasla sabit kalırken (%0,8), orta beden modellerin oranı yalnızca %3,7’den %4,3’e yükseldi.
Uzmanlara ve sektör raporlarına göre, bu dönüşün arkasında üç temel neden var: ekonomik kaygılar, değişen estetik algıları ve hızla yaygınlaşan kilo kaybı ilaçları. Pandemi sonrası artan maliyetler ve ekonomik belirsizlikler, markaların daha dar beden aralıklarına yönelmesine neden oldu. Büyük beden üretimi ve casting süreçleri ek maliyet gerektirdiği için birçok moda evi bu alana yatırım yapmayı bıraktı. Sektör analizlerine göre, moda dünyası beden kapsayıcılığını bir trend olarak gördü ve ekonomik baskılar arttıkça bu trendi hızla terk etti. Bunun yanı sıra, uzmanlara göre 90’ların heroin chic estetiği ve aşırı zayıflığın yeniden idealize edilmesi, moda dünyasında beden çeşitliliğinin azalmasına yol açıyor.
Öte yandan rapor ve analizler; kilo kaybı ilaçlarının hızla yaygınlaşması ve bu ilaçların toplum üzerindeki etkilerini sıfır bedene dönüşün nedenlerinden bir tanesi olarak gösteriyor. Özellikle Hollywood yıldızları, influencer’lar ve sektör profesyonelleri arasında giderek daha fazla tercih edilen bu ilaçlar, kısa sürede büyük değişimler yaratıyor. Moda dünyasında estetik anlayışını şekillendiren ünlü isimlerin hızla kilo vermesi, aşırı zayıflığın yeniden idealize edilmesine ve podyumlardaki beden çeşitliliğinin azalmasına neden oluyor.
Ozempic ve Wegovy gibi kilo kaybı ilaçlarının yaygınlaşması özellikle ABD’de son dönemi kapsayan bir gelişme. Başlangıçta Tip 2 diyabet tedavisi için geliştirilen Semaglutide içeriği, 2023 yılında NHS (Ulusal Sağlık Servisi) tarafından kilo verme amacıyla da onaylandı. Bu gelişmeyle birlikte ilaca olan talep patladı; satışlar artarken, ilacın asıl ihtiyaç sahipleri olan diyabet hastalarının erişim sıkıntısı çektiği bildirildi.
Semaglutide’in kilo verme üzerindeki etkisi, beyne giden açlık sinyallerini baskılaması ve tokluk hissini artırmasıyla açıklanıyor. Kullanıcıların iştahını azaltarak yemek yemeye olan ilgilerini düşüren bu ilaçlar; sadece sağlık alanında değil, moda ve güzellik sektörlerinde de büyük bir talep yarattı.
Moda endüstrisi, bu ilaçların etkisini hızla benimsedi. 2024 Berlin Moda Haftası’nda Namilia markasının podyuma taşıdığı “I Love Ozempic” yazılı kıyafet, hem büyük yankı uyandırdı hem de sektörde zayıflık baskısının yeniden yükselişe geçtiğinin bir göstergesi oldu. Sosyal medya platformlarında bu ilaçlarla ilgili içeriklerin hızla yayılması, genç kitleler üzerinde zayıflığın yeniden idealize edilmesine yol açtı. Bank of America, 2030 yılına kadar ABD’de her yedi kişiden birinin GLP-1 ilaçlarını kullanacağını öngörüyor, bu da moda dünyasındaki beden algısının önümüzdeki yıllarda nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları sunuyor.
Öte yandan Ozempic ve benzeri GLP-1 ilaçlarının etkisi yalnızca sağlık alanında değil, sosyal medyada da büyük bir görünürlüğe sahip. TikTok ve Instagram’da, kilo kaybı sürecini paylaşan influencerlar, takipçilerine bu ilaçları nasıl temin edebileceklerine dair yönlendirmelerde bulunuyor. İndirim kodları, kişisel satış linkleri ve dramatik “öncesi-sonrası” fotoğraflarıyla bu ilaçlar, adeta bir tüketim ürünü gibi pazarlanıyor.
Sosyal medya algoritmaları da bu süreci destekliyor; bir kez Ozempic içeriklerine ilgi gösteren kullanıcılar, daha fazla benzer içerikle karşılaşıyor. Bu durum, hızlı kilo kaybı arayışını normalleştirirken, ilaçların risklerini ve tıbbi gerekliliğini göz ardı eden bir kültür yaratıyor. Influencer etkisiyle şekillenen bu trend, sadece bireysel sağlık kararlarını değil, toplumsal estetik algısını da dönüştürüyor.
Asla spam email atmayacağız.
Neler bulacaksın 👇
10+ haftanın gündemi
2+ yaşam seçkisi
1+ Scrolli'de öne çıkanlar