Doğan Avcıoğlu akımı dijitalin düzenine dair ne anlatıyor?

Derinlemesine içerikler, yeni medya etki modelleri...

Alara AI fotoğrafı
Alara AI sizin için özetliyor

Ilgaz Fakıoğlu
13 Ocak, 2025

Diyalektik düşünme ve materyalist bakış açısı, çağımızın hâkim paradigması nedeniyle yalnızca politik bir çerçevede ele alınan kavramlara dönüştü. Ancak birleşik fikirler üretmenin, farklı unsurları bağdaştırmanın ve süreçlere yapısal bir bakış açısıyla yaklaşmanın, özellikle dijital ekonomi ve medya dünyasında da büyük bir öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Dijital ekonomideki bilgi hâkimiyetinin gazetecilikte yeni medya etki modellerine ve sürdürülebilir iş modellerine yaptığı katkılar, Amerikan basını özelinde dikkat çekici örneklerle desteklenebilir. Öte yandan, içinde bulunduğumuz bu çağda, bizi çevreleyen yasaları bilmemek, o yasalara esir olduğumuz bir düzeni de beraberinde getiriyor. Bu yasaların temellerini tarif eden isimlerin değeri zamanla daha da artıyor. Bu bağlamda Doğan Avcıoğlu, benim için yalnızca argümanlarda ve kitaplarda kalmayan bir isim.

Bu yazının odağına gelirsek, dijital medya içeriklerinde derinliğin erozyona uğradığı bir dönemde yeniden popüler hale gelen Doğan Avcıoğlu akımını ele alacağım. Bu bağlamda, Emrah Safa Gürkan’ın Omnibus YouTube kanalında yayınladığı Avcıoğlu hakkındaki video da değerlendirmenin bir parçası olacak.

Emrah Safa Gürkan’ın videosu, dijital platformlarda bir süredir görünür hâle gelen ilginin bir yansıması olarak görülebilir. Özellikle Twitter’da geniş kitlelere ulaşan hesapların Avcıoğlu ile ilgili paylaşımları, yazara yönelik bu ilginin yakın geçmişten bugüne sürekli bir artış gösterdiğine işaret ediyor.

Yeniden Avcıoğlu

Doğan Avcıoğlu’nun kitaplarının yeniden baskıya girdiği ve çok satanlar listelerinde yer aldığı bu dönemde, bu başarının yalnızca dijital görünürlükle desteklenemeyeceği açık. Ancak, belirli çevrelerin Avcıoğlu’na olan ilgisinin artmasında dijital içeriklerin etkisi yadsınamaz. Özellikle sosyal medya platformları ve video içeriklerinin sağladığı görünürlük, Avcıoğlu’nun fikirlerini yeni bir nesille buluşturma açısından önemli bir rol oynuyor. Bu noktada, dijital ortamda yaratılan tartışmaların ve içeriklerin hem mevcut okuyucular hem de potansiyel okurlar üzerindeki etkisi dikkat çekici.

Fotoğrafta Doğan Avcıoğlu laptop'ta çalışırken gözüküyor. AI ile oluşturulmuş bir görsel.
Yapay zekâyla oluşturulmuş görsel: Rendernet.ai

Bu bağlamda, Emrah Safa Gürkan’ın yayınladığı video içerik, zamanlaması, anlatım süresi ve taşıdığı derinlikle bu görünürlüğe anlamlı bir katkı sağladı. Gürkan’ın tarihsel ve entelektüel birikimini, Avcıoğlu’nun fikirlerini geniş bir bağlamda ele alarak izleyicilere sunması, sadece bir bilgilendirme içeriği yaratmanın ötesine geçti. Bu video, izleyicilerde hem düşünsel bir merak uyandırdı hem de Avcıoğlu’nun fikirlerini yeniden keşfetme isteği oluşturdu.

Derinlemesine medya etkisi

Çevrimiçi tartışma toplulukları, entelektüel amaçlı içerikler ve derinlikli medyaya duyulan ihtiyacın giderek arttığı bir dönemdeyiz. Bu bağlamda, Emrah Safa Gürkan’ın Doğan Avcıoğlu videosunun yalnızca bireysel medya etkisiyle sınırlı kalmadığını, aksine daha geniş çaplı bir dönüşüm potansiyeli barındırdığını söylemek mümkün. İzleme, beğenme ve paylaşma gibi temel etkileşimlerin ötesinde; bu video, bir içerik stratejisinin doğru zamanlama ve içerik derinliğiyle topluluk odağında güçlü bir farkındalık oluşturabileceğini gösteriyor.

İçerikle yükselen dijital ilginin izleyicilerde yalnızca Doğan Avcıoğlu’nun fikirlerine yönelik bir merak uyandırmakla kalmayıp, aynı zamanda bu fikirlerin tarihsel ve toplumsal bağlamlarını yeniden sorgulama eğilimini tetiklediği söylenebilir. Bu durum, içeriklerin yüzeysel tüketim alışkanlıklarına sıkıştığı günümüzde, kanımca derinlemesine medya içeriklerinin dönüştürücü gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.

Fotoğrafta siyah elbiseli bir kadın tabletten düşünceli bir şekilde bir şeyler izliyor.
Kreatif Stok.

Nereden bakmalıyız?

Medya etkisini, bireylerin düşük düzeydeki farkındalıktan derin bir katılıma doğru ilerlediği bir etkileşim devamlılık çizgisi üzerinden ele alalım. Emrah Safa Gürkan’ın Doğan Avcıoğlu videosunun belirli bir topluluk merkezinde uzun vadeli bir medya etkisi yarattığını söyleyebiliriz. Bu etki, yalnızca bireysel düzeyde bir ilgi yaratmakla kalmayarak, izleyicilerde topluluk farkındalığı geliştirerek daha geniş bir düşünsel zeminde yankı buldu. 

Günümüzde, performans ölçütlerinin yalnızca takipçi sayısı ya da beğeni üzerinden değerlendirildiği bir ortamda, derinlemesine medya içeriklerinin sağladığı yüksek medya etkisi giderek daha fazla önem kazanıyor. Yüksek etkileşimin, yalnızca sayısal başarılarla sınırlı kalmayıp bir dönüşüme odaklanması; topluluklarda davranışsal farkındalık ve gündem oluşturma etkisi yaratması, iş modeli oluşturmaya çalışan yayıncılar için doğru stratejinin gerekliliğini ortaya koyuyor.

Fotoğrafta şapka takan bir heykel büyük kulaklığıyla müzik dinliyor.
Kreatif Stok.

Güçlü medya etkisi

Dijital medya içeriklerinin bireyler üzerindeki etkisi genellikle anlık tepkilerle sınırlı gibi görünse de, bu etkilerin uzun vadede nasıl bir dönüşüm yaratabileceği gözden kaçmamalı. Ancak, kümülatif medya etki modeli, medyanın etkilerinin genellikle anlık değil, zamanla ve tekrar eden maruziyetlerle şekillendiğini gösteren bir yapı olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde bu model, dijital platformlarda üretilen derinlikli, kürasyonu zengin tekil içeriklerde de doğrudan gözlemlenebiliyor. Dijital olanaklarla zenginleştirilen ve özenle kurgulanan bu içerikler, bireyleri aşarak topluluk davranışlarını zaman içinde değiştirme veya pekiştirme, toplulukta kamuoyu oluşturma gibi süreçlere önemli bir katkı sunuyor. 

Derinlemesine içerikler, yoğun bilgi aktarımı, güçlü anlatılar ve duygusal bağ kurma gibi unsurları bir araya getirerek izleyicilerin ilgisini çekiyor ve onlarla daha kalıcı bir bağ oluşturabiliyor. Hem yeniden hatırlanabilirliği yüksek hem de uzun vadeli etkiler yaratma potansiyeline sahip olan bu yaklaşım, dijital hikâye anlatıcılığı gibi yenilikçi yöntemlerin değerini bir kez daha ortaya koyuyor.

Nasıl bir etkileşim modeli?

Yayıncılar ve son kullanıcıya odaklanan yapılar açısından, giderek daha da şişen internet ve sosyal medya platformlarında mevcut etkileşim modellerini yeniden değerlendirmek zorundayız. Gönderilerimizden ve paylaşımlarımızdan aldığımız yüksek beğeni ya da yorumları gerçek bir dönüşüm sürecine taşıyabiliyor muyuz? Bu süreçte, elde edilen etkileşimin iş modelimizle anlamlı bir bütünlük ve ilişki kurup kurmadığını sorgulamız gerekecek.

Elbette viral etkiler ve görünürdeki yüksek hacim, anlık bir katılım sağlamak için önemli olabilir. Ancak, bu tür etkileşimleri iş modeline katkı sağlayan sürdürülebilir bir faydaya dönüştürmek, çok daha kritik bir soruya işaret ediyor. Türkiye’deki dijital ekosistem, performans pazarlama dışındaki anlamlı veri ölçümlemelerinde hâlâ büyük bir eksiklik yaşıyor. Bu nedenle, kısa süreli etkileşim odaklı birçok modelin bir “lifestyle business” mantığına sıkışıp kaldığını gözlemliyoruz. Bunun sonucunda, yayıncılık iş modelleri, yalnızca yüksek hacim ve kısa süreli katılım gibi niceliksel hedeflere odaklanma zorunluluğuyla karşı karşıya kalıyor.

Örneğin, abonelik sistemiyle gelir elde eden küresel bir yayıncının sosyal medya platformlarındaki gönderilerinde aldığı beğeni sayılarının mütevazı kalması, Türkiye’deki dijital yapı ile tam ters bir ilişki sergiliyor. Kısa süreli etkileşimlere yönelik hedeflerin, reklam pastasındaki payının tahmin edilenden daha küçük olduğu da bir gerçek. Peki, bu durumda doğru bir etkileşim modeli nasıl oluşturulmalı?

Bu sorunun yanıtı, iş modelini merkeze alan bir etkileşim planında gizli. Örneğin, bir deprem felaketiyle ilgili ürettiğimiz bir hikâyenin etkisini nasıl değerlendireceğiz? Bu hikâye yalnızca viralite boyutunda mı ölçülmeli, yoksa topluluk üzerinde yarattığı dönüşüme mi odaklanılmalı? Kaç kişi bu içerik sayesinde bir deprem çantası hazırladı ya da bu konuda kamuoyu oluşturmaya çalıştı? Bu süreç sonucunda bir abonelik artışı sağlanabildi mi? Topluluğun döngüsü içinde anlamlı bir etki yaratıldı mı?

Bu sorular, dijital çağda yeni düzenin temellerini oluşturacak kilit noktalar olabilir. Medyanın yalnızca görünürlük ve viraliteyle sınırlı olmayan, toplulukları dönüştüren ve uzun vadeli bir bağ kuran bir yaklaşımı benimsemesi, kanımca dijital kullanıcılardan dijital yığınlar yaratan bir düzende sürdürülebilir ve anlamlı bir ekosistemin en önemli unsuru hâline gelecek. 

Derin Bakış Bülteni her pazar e-posta kutunda

Neler bulacaksın 👇

10+ haftanın gündemi

2+ yaşam seçkisi

1+ Scrolli'de öne çıkanlar

Teşekkür ederiz!
Oops! Bir şeyler ters gitti.

Asla spam email atmayacağız.

Uzun Okumalar